Gazeteci Neşe Yıldızhan ve Mehmet Fiskeci’nin canlı yayın programına konuk olan Balcıoğlu, Meclis Başkanı Hanefi Öksüz’ün, “Yönetimden 3-5 arkadaşla meclis sizi isterse bir hafta önce görevden alır” cümlesi ve “Oy pusulası rengini şimdi belirleyelim” oylamasıyla ilgili değerlendirme yaptı.

ÜSLUP ÇOK YANLIŞTI

Görüntü Türkiye'den! Sahilde herkesin gözü önünde cinsel ilişkiye girdiler Görüntü Türkiye'den! Sahilde herkesin gözü önünde cinsel ilişkiye girdiler

“Bu hiç istemediğimiz, odanın meclis salonunda yaşamayı hiç istemediğimiz bir sahneydi.” Diyen Balcıoğlu, “Bunun gereği de yoktu. Benim orada söylediğim çok netti. Böyle bir soru var ise bize önceden bildirilir, en başta üslup çok yanlıştı. Dışarıdan birisinin ticaret sanayi odası meclisine her hangi bir dilekçeyle bu yapılsın, belirlensin diye talimat vermesi doğru değil. Mehmet Fiskeci çok iyi bir gazeteci olabilir ama TBMM’ye dilekçe verip de, şu yasa görüşülsün diye bir şey biz hiç duymadık. Neden? Göndermediniz Mehmet bey? Çünkü böyle bir şey yok” dedi.

Meclisin zaten görevinin bittiğini hatırlatan Balcıoğlu, “Yeni meclis ve seçimle ilgili bir karar alınacak. Meclisin, yüz kızartıcı suçlar olduğunda ve buna benzer olmaması gereken şeyler olursa meclisin de başka kurumlarında yetkileri var. Bunlar yasalarla belirlenmiş zaten. Orada sayın başkanın oylamasında da söylediği gibi meclisin yarısı el kaldırmadı. 7 kişi el kaldırdı ve karar alma yetkisi yok orada zaten. 19 Kasım Cumartesi günü ben oraya giderim, kartımı koyar adayım derim. Biter bunun için bir dilekçe ve yazıya, bir bilgiye gerek yok.” İfadelerini kullandı.  

Balcıoğlu daha sonra, genel sekretere pusula renginin sorulmasıyla ilgiliyse şunları söyledi:
“Dilekçenin başında Yılmaz beye sorduk, 15 gün bekledik yazıyor ama Genel Sekreter zaten seçime karışmaz odanın personeli bizim arkadaşlarımıza hizmet etmekle görevlidir. Seçimle, birilerine hizmet etmekle görevli değil. Halbuki bizim yönetimdeki iki arkadaşımız karşı tarafa geçti oraya çalışıyor. Onlara da söyleyebilirlerdi. Benim çalışma arkadaşlarım var. Söylediğim şey, arkadaşlarıma sorayım oldu. Meclis Başkanı orada bana Başkan demeyebilirdi, Şahin bey demeyebilirdi. Şahin sor, yarın bana haber ver diyebilirdi bende peki Hanefi abi derdim bu  iş biterdi. Niye böyle oldu bilmiyorum, elinize geçerse kendisine sorun.”