Kahramanmaraş Bölge İdare Mahkemesi, Türkiye Varlık Fonu (TVF) tarafından Afşin’de yapımı planlanan C Termik Santrali projesi için verilen ve yürütmesi durdurulan ÇED olumlu kararını tümden iptal etti.

Afşin’e bağlı Altunelma ile Tanır Mahallesi sınırları dahilinde yapımı planlanan, her biri 600 MW kurulu güce sahip üç üniteden oluşacak Afşin C Termik Santrali için hazırlanan ÇED raporu 27 Mart 2020 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylanmıştı.

Bölge halkı, TEMA Vakfı ile Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu tarafından söz konusu kararın durdurulması için dava açılmıştı.

Kahramanmaraş Bölge İdare Mahkemesi’nde görülen dava sürecinde İstanbul Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Çukurova Üniversitelerinde görevli 7 profesörden oluşan bilirkişi heyetince 50 sayfalık rapor hazırlanmıştı.

Çevre, meteoroloji, harita, kimya, jeoloji, ziraat, hidroenerji alanlarında uzman bilim adamları, geçtiğimiz aylarda bölgede keşif yapmıştı. Bilirkişi heyeti, ‘C Santralinin yapımı için verilen ÇED olumlu raporu’ hakkındaki raporunu hazırlayarak davanın görüldüğü Kahramanmaraş Bölge İdare Mahkemesi’ne sunmuştu.

Bilirkişi heyeti, 1800 MW kurulu güçteki C Santrali’yle ilgili ÇED dosyasının; tarımsal faaliyetler, çevre kirliliği, su havzaları ve insan sağlığı yönünden birçok eksiği olduğuna ilişkin görüş belirtmişti. Bunlardan en önemlisi, susuzlaştırma çalışmalarının doğuracağı geri dönülmez zararlar oldu.

Bilirkişi heyeti, bu tür faaliyetlere onay verilmesinin bilimsel veriler ve akılsal yaklaşımlar doğrultusunda doğru olmayacağını vurgulayarak, “Santral kurulumu için planlanan faaliyetlerin içinde susuzlaştırmanın yer alması, yer altı sularının çekilmesi, kurutulması, deplase edilmesi ve bu durumdan Ceyhan Nehri’nin kaynaklarının bulunduğu Yukarı Ceyhan Havzasının etkilenecek olması karşısında bu tür faaliyetlere onay verilmesi bilimsel veriler ve akılsal yaklaşımlar doğrultusunda doğru olmayacaktır” ifadesini kullanmıştı.

Bilirkişi raporunda dikkat çekilen bir diğer önemli husus da hava kalitesi ve tarımsal faaliyetler olmuş; tarımsal açıdan; toprak kaybının yaşanacağı, verimde azalma olacağı ve tarımsal alanların yüzölçümünde azalma olacağı görüşü dile getirilmişti.

Tren kazasında hayatını kaybeden kişinin kopan bacağını çaldı! Tren kazasında hayatını kaybeden kişinin kopan bacağını çaldı!

Yaklaşık 12 kilometrelik çapa sahip dairesel alan içinde kalan özellikle Arıtaş, Altunelma, Kangal, İnciköy, Güllüce ve Tanır yerleşimlerinin Hurman Çayı’nın ve tarım arazilerinin bu tesislerin olumsuz etkilerine maruz kalacağı vurgulanarak bu tespitler ışığında Afşin C Termik Santrali için verilen ÇED olumlu kararının uygun olmadığı görüş ve kanaatine varmıştı.

Kahramanmaraş Bölge İdare Mahkemesi, 50 sayfalık bilirkişi raporu doğrultusunda ÇED olumlu kararını hukuka uygun bulmayarak yürütmesini durdurmuştu. Bu gelişmenin ardından, yine söz konusu santral için verilen İl Toprak Koruma Kurulu kararının da; büyük ova koruma alanı içerisinde kalan arazilere alternatif alan bulunamamasına gerekçe olarak gösterilen hususların, üzerinde bilimsel nitelikte bir inceleme yapılmasına imkan vermeyecek ölçüde genel nitelikte, yeterli inceleme ve araştırmaya dayanmayan sebepler olduğu gerekçesi ile yürütmesini durdurmuştu.

Mahkeme, tarım arazisi olarak görülen yerlerin sulu tarım arazisi olacağının ve santralde üretilecek elektrik ile bu bölgeden sağlanacak tarımsal üretim arasında fayda maliyet analizi yapılmadığının da altını çizmişti.

Kahramanmaraş Bölge İdare Mahkemesi, dava konusu ÇED Olumlu Raporunun iptaliyle ilgili kararını açıkladı. Mahkeme heyeti; bilirkişi raporundaki tarım arazileri yönünden, meteoroloji ve rüzgar rejimi yönünden, hidrojeoloji yönünden, emisyon hesaplamaları yönünden ve kimyasal prosesler yönünden doğabilecek zarar ile tahribatı en ince detayına kadar inceledi.

Duruşma sonunda kararını açıklayan mahkeme heyeti, dava konusu çevresel etki değerlendirme kararında hukuka uygunluk bulunamadığına hükmederek ÇED olumlu kararını tümden iptal etti.

Kahramanmaraş İdare Mahkemesi’nin verdiği iptal kararını değerlendiren sürece müdahil avukatlardan Bilal Doğan, bölgenin yeni bir termik santrali daha kaldıramayacağı görüşünün onaylanması anlamına geldiğini söyledi.

Toprak, su ve hava ve insan sağlığı yönünden geri dönülemez sonuçlar doğuracağı gerekçesi ile proje karşı çıktıklarını anımsatan Doğan, “Mahkeme heyeti, insan ve doğanın, kopyala yapıştır mantığı ile hazırlanan; bilimsel verilere dayanmayan ve asıl önemlisi gerçekleri yansıtmayan ÇED Dosyası’nı tümden reddetmiş ve iptaline karar vermiştir” dedi.

‘Temiz hava ve temiz çevrede yaşamak istiyoruz’ ifadesini kullanan Doğan, “Oldukça geniş bir coğrafyada büyük bir yıkıma sebep olacağına inandığımız bu süreçle ilgili haklı bir kazanım elde ettik. Tabii, Danıştay süreci var. En başından beri kararlılıkla sürdürdüğümüz bu mücadeleye yılmadan devam edeceğiz. Tek bir insanımızı dahi zehir soluyarak kansere kurban vermemek için başta hukuk olmak üzere tüm platformlarda yer alacağız. Yaklaşık 40 yıldır termik santral zehri ile baş başa bırakılan insanımızın yaşam hakkının elinden alınmasına izin vermeyeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.