Afşin-Elbistan A Termik Santrali ile Afşin-Elbistan B Termik Santrali arasında yaklaşık 2 kilometrelik mesafedeyse Çoğulhan Mahallesi sakinleri nefes almaya çalışıyor.

Bir dönem nüfusu 10 binleri bulan Çoğulhan, iki kömürlü termik santral inşa edilip faaliyete geçtikten sonra  santralde çalışmaktan başka çıkar yolu olmayanların geride kaldığı bir hayalet kasabaya dönüşmüş durumda.

Termik santralde çalışan Çoğulhanlı Nurettin Doğan, “Santralin tüm birimlerinde çalıştım. İşçi arkadaşların 60 sene ömrü varsa 25’ini garanti alır santral” diyor.

Santralde çalışanların ailesine bakmak dışında bir amacı olmadığını söyleyen Doğan, “Benim bir hastam olduğu için, en azından buranın sigortası benim işime yaradığı için çalışıyorum. Sağlık güvencem olmasa hastamı ne gezdirebilirim ne de kurtarabilirim. Diyorum ki ‘Bari ben burada ölürsem de ailem benim aylığımla emekli olur ve sağlık güvencesini sürdürür.’ Biz kendimizden vazgeçtik zaten. Bizden kötü olanları kurtarmaya çalışıyoruz biz” diyor.

Çoğulhan’ın kuzeyindeki Berçenek Köyü de iki termik santralin, santrallerin kül depolama ve stok sahalarının etki alanında. Berçenek’in eski muhtarlarından Mevlüt Kul, termik santrallerin gelişiyle tarımdan ve hayvancılıktan kopan bölge halkının artık santrallere bağımlı olduğunu anlatıyor ve kendinden örnek veriyor:

Armağan Çağlayan gözyaşlarıyla anlattı! Acı çekmek istemiyorum Armağan Çağlayan gözyaşlarıyla anlattı! Acı çekmek istemiyorum

“Köyde o zaman koyunculuk yapıyorduk. Koyunumuz da vardı bağımız da vardı. Termik santralde işe girdik. İşin imkan sağladığı toplu yaşam alanı sitelere yerleştik. Çocuklar oldu, çocukların eğitimi için Elbistan’a taşındık. O arada koyunu sattık. Bağdan uzaklaştık. Bağı söktük, tarla yaptık. Bizi artık aylıkla, yani maaşla yaşamaya alıştırdı, kendine bağımlı yaptı santraller. Santrallerin büyümesine çoğu insan sıcak bakıyor çünkü insanlar ekonomik sorunlardan dolayı sağlığı ikinci plana attı. Birinci sorun geçim sorunu.”