Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası'nda (KMTSO) düzenlenen toplantıda konuşan Ünal, Kahramanmaraş'ın özel bir şehir olduğunu ve kendini muhafaza ettiğini söyledi.
Kentin muhafazakar bir şehir olduğunu ifade eden Ünal, şunları kaydetti:
"Fazla göç almayan ve vermeyen, kendi dokusunu, ruhunu korumaya odaklanmış bir şehir. Biz de bu niteliklerini koruyarak şehri Türkiye'ye ve dünyaya açmaya çalışıyoruz. Bir şehir kendini koruyarak kendini açabilir mi? Evet. Bu yüzden TÜGİAD'ın burada olması ve temsilciliğini buraya açması bizim için çok kıymetli. Aynı zamanda son 3 yıldır Büyükşehir Belediyesiyle beraber bir kültür kalkınma eylem planı hazırlıyoruz. Bir şehrin sadece sanayi ve ticarette kalkınması yeterli değil, aynı zamanda kültür ve sanatta da kalkınması gerekiyor. Bir şehir kültür ve sanat üretmediği zaman taşralaşıyor. Bugün Floransa, Roma, Viyana, Paris ve Londra'ya gittiğinizde önce şehrin karakteri ve kültürü sizi karşılar. Ama Dubai'ye gittiğinizde inşa edilmiş bir şeyle karşılaşıyorsunuz. Mimari ile karşılaşırsınız sadece. O yüzden bir şehri dünyaya açarken o şehrin kimliğini, karakterini, varlığını, kültürünü ve sanatını hepsini birlikte inşa etmeniz ve ayağa kaldırmanız gerekiyor."
- "İnsanı değerli kılan satın alabildikleri değildir"
Kahramanmaraş'ın ticaret potansiyelinin yüksek olduğunu aktaran Ünal, gençlerin bu noktada önemli olduğunu belirtti.
Gençlerle iyi projeler yürütmenin önemli olduğuna değinen Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gençlerimizin bir özelliği var. Bizim gençlerimiz işlerini burada yapıp zamanlarını İstanbul'da geçiriyorlar. Bu şehirde fazla vakit geçirmiyorlar. Bu noktada gençler şehirde çok ciddi değişim trendi oluşturdular. Gençlerle şehir arasında bir bağ kurmamız gerekiyor. Gençler, kendimize ve evimize dönme zamanı. Kendimizle ve bize ait olanı sevmek, kabullenmek ve onu yüceltmek zamanıdır. İstanbul'da çok iyi vakit geçirebilirsiniz. İstanbul'da boğazda bir yalı da alabilirsiniz. Ama bu sizi İstanbullu yapmaz. İnsanı değerli kılan satın alabildikleri değildir. İnsanı kıymetli kılan paranın satın alamadığı şeylere sahip olmasıdır. Eğer bir insan kendisini paranın satın alabileceği şeylerle kıymetlendirmeye çalışıyorsa o insanda çok büyük eksikler var demektir. Parayla bir açığını kapatmaya çalışıyor demektir. O yüzden sizlerin, paranın satın alamayacağı şeylere talip olmanız gerekiyor.
Tabii ki insan gidip gezmelidir, ama günün sonunda dönüp geleceği bir evi olmalıdır. Kahramanmaraş'la ilgili kaygılarınız olsun. Rüyalarınızı Kahramanmaraş'ta görün, hayalleriniz Kahramanmaraş'la ilgili olsun. Bu şehri büyütmek için çok kıymetlidir. İnşallah Kahramanmaraş'ta gençlerimizle çok güzel işler yapacağız. Bir şehrin marka olabilmesi için insanları olması lazım. Sonra bütün bu markalar toplanır ve şehri markalaştırır. Lütfen markalaşın. Marka değeriniz olsun. Ben Kayseri'den 10 marka siyasetçi sayabilirim. En az 10 iş insanı sayabilirim. Marka sporcu, sanatçı sayabilirim. Gaziantep'te en az 3 uluslararası ve ulusal iş insanı sayabilirim. Kahramanmaraş'a geldiğimizde bizim iş insanlarımız reklam yapmak bile istemiyor. Garip bir ruh halimiz var."
Programa, AK Parti Kahramanmaraş milletvekilleri Ahmet Özdemir, Habibe Öçal, TÜGİAD Genel Başkanı Nilüfer Çevikel, KMTSO Yönetim Kurulu Başkanı Şahin Balcıoğlu, genç iş insanları ve ilgililer katıldı.